taksim (şimdiye kadar 22 posta) | | HAFTALIK 1 milyon tirajlı İngiliz ekonomi ve haber dergisi The Economist, Başbakan Erdoğan’ın, parti kapatma davası sonrasından günümüze kadar olan icraatlarını değerlendiren bir yazı kaleme aldı.
Economist dergisi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın çizgisindeki değişimi irdelediği yazısında, bu değişimi kaygı verici bulduğunu kaydediyor ve şu tespitleri yapıyor:
HANGİ ERDOĞAN?
'Erdoğan'ın partisi Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılmaktan kılpayı kurtulunca, soru hangi Erdoğan'ın öne çıkacağında düğümleniyordu. "İdeolojik davranmayan, pragmatist, cesur reformlarıyla 2005'te Avrupa Birliği'yle üyelik görüşmelerini başlatan Erdoğan mı?' 'Yoksa, her işe karışan ve AKP'ye İslamcı kökleri nedeniyle darbe vurmaya can atan askerleri, 2007'deki seçim zaferinin hemen ardından, türbanı üniversitelerde serbest bırakmaya çalışarak kışkırtan, dogmacı ve ani tepki gösteren Erdoğan mı?'
YANIT B ŞIKKI
Özellikle Güneydoğu'da tırmanan şiddet ve dünya ekonomisini sarsan küresel finansal kasırga sorunlarından ülkeyi korumak zorunda olduğu dikkate alındığında bu sorunun yanıtının aciliyet kazandığını savunan Economist, 'Endişe verici ama görünen o ki, Erdoğan için yanıt b şıkkı' diyor.
GERÇEKLERDEN KOPTU
Erdoğan'ın giderek daha otokratik ve gerçeklerden kopuk hale geldiğini savunan dergiye göre, parti içinde ve siyasi sistemde Erdoğan'ın karşısında güvenilir bir muhalefet bulunmaması da, Türkiye'nin durağan ve başıboş sürüklenmekte olan bir ülke görüntüsü vermesine neden oluyor, özellikle de AB üyeliğinden uzaklara.
Economist, Erdoğan'ın 'tuhaf' olarak nitelediği davranışlarına örnek olarak, son Washington ziyaretinde, 'nükleer silahlara sahip olanların, başkalarına nükleer silahlara sahip olmayın, deme hakkı bulunmadığı" sözlerini ve ülke içinde de daha keskin bir milliyetçi söylem kullanmasını gösteriyor. Derginin haberinde, 'Erdoğan ile sertlik yanlısı Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ arasında 'Erdoğan'ın, ordunun nüfuzunu zayıflatacak reformları dondurması karşılığında, partisinin yeni bir kapatma davasına hedef olmaması' yolunda bir anlaşma yapıldığı söylentilerinin bulunduğu da aktarılıyor.
Yeni anayasa çalışmalarının askıda olduğunu, yargısız infazlar ve polis işkencesinin arttığını ve Erdoğan'ın uzun zamandır ateşli destekçisi olan liberal aydınlar ve Avrupa Komisyonu'nun homurdanmaya başladıklarını kaydeden Economist, 'Erdoğan'ın yanıtı ise bazı başbakanlık muhabirlerinin akreditasyonlarını iptal etmek oldu. Bütün bunlar, Türkiye'nin AB'ye üyeliğini istemeyenlere cephane sağlıyor' diyor. Economist, ayrıca Erdoğan'ın seçim başarılarında ekonomik istikrarın rolünün altını çiziyor. |